Geçtiğimiz haftalarda Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde etkili olan zirai don, çiftçilerin kabusu haline geldi. Tarım ürünleri üzerinde yarattığı yıkıcı etki, özellikle albastı kirazı üreticilerini ciddi anlamda zora soktu. Üretim öncesi dönemde gerçekleşen bu doğal afet, hem çiftçilerin hem de ekonomik dengelerin alt üst olmasına neden oldu. Çiftçiler, don olayının ardından düşen rekolte ve kalite nedeniyle maddi kayıplarını telafi etmekte zorlanıyor. Tüm bunların yanı sıra, rekolte kaybı, ilerleyen dönemlerde piyasalarda kiraz fiyatlarının artmasına da yol açabilecek bir durum olarak dikkatleri üzerine çekiyor.
Albastı kirazı, özellikle Ege Bölgesi’nde yaygın olarak yetiştirilen bir tür olup, kıymetli bir tarımsal ürün olarak biliniyor. Ancak zirai don olayı, bu ürünün 2023 sezonundaki üretimini tehdit eder duruma geldi. Çiftçiler, don nedeniyle çiçeklenme dönemi öncesinde ve sırasında meydana gelen hasarın çok büyük boyutlarda olduğunu belirtiyor. Zirai don, çiçeklerin ve genç sürgünlerin zarar görmesine neden olarak, sonuçta verim kaybına yol açıyor. Bununla birlikte, donun etkilediği alanların büyüklüğü, ürünün kalitesinde de belirgin bir düşüşe neden oluyor. Çiftçiler, bu durumun hem iç piyasada hem de yurtdışında yaşanan kiraz talebi üzerindeki etkilerini şimdiden hissediyor.
Zirai donun yol açtığı kayıplar, sadece ekonomik zararlarla sınırlı değil; aynı zamanda çiftçilerin moral ve motivasyonunu da etkiliyor. Üreticiler, yıllardır emek verdikleri bahçelerindeki kayıplarla birlikte, geçim sıkıntısına girmekte. Özellikle küçük çaplı işletmeler, bu olumsuz durumdan en fazla etkilenenler arasında yer alıyorlar. Üreticiler, hatta esnaflar, yaşanan bu kayıplarla ilgili yardım beklerken, devlet desteği talep ediyor. Uzmanlar, çiftçilerin karşılaştığı bu zorlukların aşılması için devlet destekleri ve tarımsal sigorta sistemlerinin güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.
Üreticilerin, yaşanan doğal felaketlerden daha az etkilenmesi için iklim değişikliği, hava durumu ve tarımsal üretim konularında eğitimler verilmesi öneriliyor. Ayrıca, zirai don gibi olaylara karşı daha etkili önlemler alınması gerektiği ifade ediliyor. Çiftçilerin, bahçelerini don olayına karşı korumak adına alacakları önlemler arasında, sistematik budama, malçlama gibi yöntemler de bulunmakta. Bunun yanı sıra, hava koşullarını dikkate alarak örtü altı üretimin artması veya dar alanlar için sera kurulumları yapılması da önerilmektedir.
Sonuç olarak, albastı kirazı üreticilerinin, yaşanan zirai don olayından kurtulabilmesi ve ekonomilerinin yeniden toparlanabilmesi için devletin yanı sıra özel sektör desteklerinin de elzem olduğu anlaşılmakta. Üreticilerin tekrar eski verimliliklerine ulaşmaları için birlikte mücadele etmeleri gerekecek. Tarımsal üretimin sürdürülebilirliği, sadece çiftçilerin değil, aynı zamanda ülke ekonomisinin geleceği açısından da büyük önem taşımakta. Bu nedenle, destek ve çözümlerin bir an önce devreye girmesi gerekmektedir.