Zirai don, tarımsal üretim alanında önemli bir tehdit olarak öne çıkmakta. İlgili dönemlerde, soğuk hava koşullarının özellikle gece saatlerinde bitkilerin donmasına neden olması durumu zirai don olarak tanımlanır. Bu, bitkilerin yaşamsal fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek, üretimin azalmasına ve dolayısıyla çiftçilerin önemli zararlara uğramasına yol açar. Tarımsal üretimin olduğu her bölgede, uygun sıcaklıkların altında gerçekleşen bu doğal olay, özellikle sebze ve meyve yetiştiriciliği yapan çiftçiler için büyük tehlikelere neden olabilir. Zirai don olayının daima tetikte gözlemlenmesi, tarımsal önlemler alınması ve hasar öncesi planların yapılması gerekliliğini ortaya koyuyor.
Zirai don genellikle bahar aylarında meydana gelirken, bu durum sınırlı değil, doğa olayları nadiren tahmin edilebilir. Kolayca en düşük sıcaklık değerlerinin, tarıma dayalı bitkilerin büyüme dönemine denk gelmesi sonucunu doğurabiliyor. Zirai donun etkileri, çiftçilerin ürünlerinde büyük kazanç kayıpları oluşturabilir. Geç yaz veya sonbahar aylarında da meydana gelebilecek don olayları, meyve ağaçları, sebzeler ve tahıl ürünleri üzerinde yıkıcı etkiler yaratabilir. Üreticilerin üretim dengesi, finansal planları ve geçim kaynakları bu durumdan ciddi şekilde olumsuz etkilenmektedir. Tarımsal desteklerini kaybetmeye başlayan çiftçiler, bu kayıplarını telafi edebilmek için her yıl yeni önlemler almak zorunda kalıyorlar.
Zirai donun neden olduğu zararlar karşısında çiftçilerin haklarının korunması için hükümet çeşitli destek mekanizmaları devreye girmektedir. Ziraat Sigortası kapsamında, çiftçilerin yaşadığı zararların belirli bir kısmı telafi edilmekte. Çiftçiler, tarım sigortası yaptırmamışlarsa, zararlarını telafi etmekte oldukça zorlanmaktadır. Özellikle devlet ve yerel yönetimler, bu sıkıntıların üstesinden gelmek için, çiftçiye eğitimler, destek paketleri ve çeşitli tarımsal projeler sunmalıdır. Zirai don sonrası hasat kaybı yaşayan çiftçilerin yaşadığı zor süreçte, tarım ve Orman Bakanlığı'nın sağladığı yardımlar çok önemlidir. Hükümet, zirai donun etkilerinin en aza indirilmesi amacıyla hızlı müdahale etmeli ve hasar gören çiftçilerin sorunlarına kalıcı çözümler üretebilmelidir. Bu konula ilgili tarımsal destek programları da büyük önem taşımakta. Gerçekleşecek zirai don olayları sonrası, hangi illerde durumun daha kötü olduğunu belirlemek ve bu illere özel yardımlar sağlamak da şüphesiz çiftçilerin yararına olacaktır. Sosyal medya aracılığıyla yaşanan sıkıntıların duyurulması ve destek talep edilmesi, bu şekilde hızlı bir hareket planı oluşturulmasına olanak tanıyacaktır.
Türkiye genelinde zirai don olayı kaçınılmaz bir gerçek olarak her yıl, özellikle meyve ve sebze üretimiyle öne çıkan illeri etkilemektedir. Örneğin, Marmara bölgesinde yer alan Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli gibi iller sık sık bu doğal olaylardan etkilenmektedir. Akdeniz Bölgesi'nde Antalya ve Mersin, İç Anadolu'da Ankara ve Konya gibi iller de benzer sorunlarla mücadele etmektedir. Ayrıca, Karadeniz Bölgesi'nde Samsun, Sinop ve Trabzon gibi illerde zirai don olayları gözlemlenmektedir. Ülkemizde tarımsal üretim yapan çiftçilerin bu tür doğal olaylar karşısında hazırlıklı olması, gelişen teknolojilerle birlikte daha iyi planlama yapılması büyük önem taşıyor.
Sonuç olarak, zirai don tanımı, gelişen iklim koşulları ve etkileri göz önüne alındığında, tarımsal üretimi sürdürebilir kılmak adına alınacak önlemler ve yapılacak farkındalık çalışmaları çiftçiler ve tarım sektörü için hayati önem taşımaktadır. Çiftçilerimizin, zirai don nedeniyle yaşadığı zararların en aza indirilmesi ve gelecekte bu tür olaylarla daha etkili bir şekilde başa çıkmaları için gerekli desteğin sağlanması büyük bir gereklilik olarak karşımıza çıkmaktadır. Zirai don hakkında yapılan çalışmalar ve farkındalık yaratma projeleri, çiftçilerin özgüvenini artırmak ve tarımsal üretimde sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla büyük önem arz ediyor.